Reflektif İlk Sayı Paneli Videosu Yayında...
Reflektif Sosyal Bilimler Dergisi'nin ilk sayısı için yapılan panelin videosu yayına açıldı.
Reflektif Sosyal Bilimler Dergisi'nin ilk sayısı için yapılan panelin videosu yayına açıldı.
İklim değişikliği, sera gazı azaltımına dair ekonomik analizlerden uluslararası müzakerelerin yapısına, kentlerin iklim etkilerine uyum ve dirençliliğinden su ve gıda politikalarına kadar sosyal bilimlerde çok geniş bir araştırma alanı yaratmaktadır. Her ne kadar IPCC’nin (Intergovernmental Panel on Climate Change) değerlendirme raporlarındaki fizik bilimleri, etkiler ve uyum ile azaltım şeklindeki üçlü ayrımı iklim araştırmalarına hâkim olmaya devam etse de, iklim değişikliğinin çok boyutlu etkileri ve çözüm yollarının karmaşıklığı, tek bir disiplinin çerçevesinde yürütülen çalışmaların sınırlı kalmasına neden olmaktadır.
Giderek hızlanan iklim değişikliği, artık yalnızca bilimsel bir mesele değil, aynı zamanda toplumsal, ekonomik ve siyasal bir kriz olarak bilimlerdeki geleneksel sınırları aşmayı gerektiriyor. Bu durum, iletişim ve kültürel çalışmaların yanı sıra edebiyat, sanat, felsefe ve diğer beşeri bilimler için de iklim krizini giderek daha ayırt edici bir tema haline getirmiştir.
‘Yerellik’ bir kavram olarak bir yer, bir his, bir topluluk veya kolektif bir deneyim gibi birçok şeyle ilişkilendirilebilir. Bazı bağlamlarda sınırlar, hudutlar ve kısıtlamalar hakkında fikirler uyandırır ya da nostaljik bir değişmezlik duygusunu ima eder. Ancak Doreen Massey'nin tanımladığı gibi, yerellikler, sınırlılıkların ötesinde, tarihsel anlamda farklılıkların karşılaşması ve çatışması ile şekillenmiş etkişelim alanlarıdır. Bu bağlamda, yerelllikler, küreselleşmiş dünyayı şekillendiren hareketliliklerden ayrı düşünülemeyen ve çoklu iç çatışmaları da içeren dinamik buluşma noktaları olarak da tanımlanır (Massey, 2013; Keyder, 1999: Mills, 2018). İnsanların, eşyaların, emeğin, sermayenin, hikayelerin ve deneyimlerin hareketleri (Appadurai, 1996), yerelliklerin sürekli değişen karakterini ve dinamik oluşumlarını anlamak için önemlidir. Başka bir deyişle, 'yerellik' genellikle görsel-işitsel içerik yaratımı, üretimi ve tüketimi içindeki yerel ve küresel ikiliğiyle ilişkilendirilmiş olsa da, aslında terime içkin olan etkiler, akışlar, etkileşimler ve kesişimler olmuştur.